04 HAZİRAN 2009- Gazetecilik mesleğine 1984 yılında stajyer muhabir olarak Karacan Yayınları’nda başladım. O günden bugüne gerek Türkiye gerekse İsveç’teki gazete, dergi ve ‘’profesyonel’’ internet sitelerinde binlerce haber, röportaj, makale türü yazım yayınlandı ve de bugüne kadar bir tek tekzip almadım. Umarım bundan sonra da almam.

Bu durum, –kendisine ‘’gazeteciyim’’ diyen herkesin yapması gerektiği gibi-, emin olmadığım, kaynağına güvenmediğim hiçbir şeyi yazmamamdan kaynaklanıyor. Bu meslekte olağan sayılan ‘’Ses getireyim de nasıl olursa olsun,’’ hırsından yoksun olmamın etkisini de yabana atmamak gerek tabii ki. Bence bir gazeteci için her şeyden önemli olan yazdığı her satırın arkasında durabilmesidir.

Eh, durum bu merkezde olduğu için de ‘’En yalancı gazeteler’’ başlıklı yazıma Doğan Medya’nın avukatlarından gelen -tekzip gibi- açıklama benim için ayrı bir önem kazanıyor…

Doğan Yayın Holding’in vekilleri, yazımda verdiğim tekzip sayısının gerçek dışı olduğunu iddia ederek:

’… tarafımızdan yapılan arşiv çalışması sonucunda Doğan Grubu gazetelerine gelen ve 2008 yılı içerisinde yayınlanan tekzip kararları şu şekildedir : Hürriyet 26, Posta 9, Milliyet 7, Radikal 2, Fanatik 1, Referans 1. 2009 yılının ilk yarısında yayınlanmasına karar verilen tekzip sayısı ise şöyledir: Hürriyet 5, Milliyet 3, Radikal 1, Fanatik 1.’’ demişler.

Bir de benim Medya Tekzip Merkezi’nden alıp yazdığım rakamlara bakalım:

Hürriyet:16 yalan haber, 13 tekzip, 18 düzeltme.  
Posta: 4 yalan haber. 1 düzeltme. 
Milliyet:16 yalan haber, 4 tekzip, 1 ihtarname, 26 düzeltme.   
Radikal: 5 yalan haber. tekzip. 3 düzeltme. 
Fanatik: 3 yalan haber.  
Referans: 2 yalan haber, 1 tekzip, 2 düzeltme.

Şimdi, yiğidi öldürelim ama hakkını yemeyelim: Doğan Medya, rakamlarda hata olduğu  iddiasında haklı gibi görünüyor.

Ama bu, mağlup sayılır bu yolda galip, türünden bir haklılık. Çünkü, ‘’doğrusu budur’’denerek verilen tekzip sayısı benim yazımda verdiğim rakamlardan daha fazla.

Demek ki neymiş: Bizim yayınladığımız rakamların eksiği varmış, fazlası yokmuş.

Üstüne üstlük, anlaşılan o ki yalan haberler ve düzeltmeler de Doğan Medya tarafından hiç önemsenmemiş. Oysa ki onlar da en az  ‘’tekzip’’ler kadar önemli.

Yalan yanlış haberler yazıp okuyucuları sonsuza kadar kandırmak eskidendi. Artık teknoloji ve bilgi çağındayız. İnternet sayesinde küçük bir araştırmayla dahi her haberin eğrisini doğrusunu öğrenmek mümkün. Hele bir de Medya Tekzip Merkezi gibi bu işle özel olarak uğraşanlar olursa.

Bu arada, ”Medya Tekzip Merkezi” deyip de geçmeyin sakın. Az önce dediğim gibi, yeterince güvenmediğim kaynakların bilgisini kullanmamak gibi bir adetim var.

Söz konusu kaynağa güvenmek için ise yeterince neden var doğrusu… Birincisi, künyesi ile haberleri ile güven veren bir site. İmtiyaz ve inisiyatif sahibi ise iletişim konularında uzman bir avukat. (Yalan yayın yapınca başına gelecekleri bir avukattan daha iyi bilen olmaz herhalde, değil mi…)

Artı, kamuoyunun yakından tanıdığı saygın isimlerden oluşan bir de yayın danışma kurulu var: İ. Ü. İletişim Fakültesi’nden Prof. Dr. Murat Özgen, M.Ü. Hukuk Fak.’den Dr. Naim Karakaya, M.Ü. İletişim Fak’den Yrd. Doç. Dr. Zeynep Y. Kadıoğlu, Gazi Ünv. İletişim Fak’den  Doç. Dr. Bilal Arık, Gazeteci Yavuz Baydar ve (Doğan Medya’dan!) Rıdvan Akar.

Doğan Holding’in açıklamasından sonra benim ulaştığım rakamların neden eksik olduğunu merak ettim haliyle ve Medya Tekzip Merkezi yetkilileriyle görüştüm.  

İmtiyaz Sahibi Av. Şekip Hardal; özgür, şeffaf ve çok sesli bir medya ortamının gelişimine ve insan haklarının, demokrasinin AB standartlarında uygulanmasına katkıda bulunmak amacıyla yayın hayatına başladıklarını vurgulayarak şunları söylüyor:

 
’ Tekzip Merkezi, belirli kriterler çerçevesinde günlük tüm basın yayın organlarını takip ederek; “yalan haber” “düzeltme” “ihtarname” ve “tekzip”leri raporlama yapar.

Düzeltme, ihtarname, tekzip gibi bilgiler tamamen söz konusu medya organında yayınlanan bilgilerden, resmi açıklamalardan, resmi yollar kullanılarak yapılan başvurulardan alınır. Kaynak, bizatihi sözkonusu medya organının yaptığı yayınlardır.

Medya Tekzip Merkezi 2008 yılının Eylül ayından itibaren düzenli olarak veri girişi yaptığı için geçen yıl gazetelerin yayınladıkları tekzipler konusunda elimizde bütün ayları kapsayacak bir veri bulunmamaktadır. Eylül ayında düzenli olarak takip yapmaya başladığımız için basın yayın organlarını 10 aylık süre boyunca izledik. Yani, 2008 yılından 4 ay 2009 yılından ise bu zamana kadar geçen süre boyunca takibini yaptık. 

2009 yılına baktığımız zaman ise Hürriyet’in 8, Milliyet’in 4 tane tekzip yayınlandığı görülebilir. (Doğan Holding’in gönderdiği tekzip sayılarına göre Radikal’de 1, Fanatik gazetesinde 1 tane tekzip gözüküyor.)”

Medya Tekzip Merkezi’nin editörlerinden Oğuzhan Suer ise, oluşturdukları tekzip raporlarındaki eksiğin nedenini şöyle açıklıyor:  
 
”Haftasonları gazeteler bazen yığılıyor ve hepsine bakamıyoruz. Bu biriken gazeteleri boş vakitlerde inceleyebiliyoruz. Bundan dolayı söz konusu gazetelerde çıkan tekzip sistemimize yansımamıştır. Dolayısıyla, atlama gibi bir durum söz konusu değil; o gazeteleri de incelediğimiz zaman raporlarını işleyeceğiz.”

”Yalan haberler” konusuna gelince:

”…Bir haberin farklı bilgi, belge ve şahitlerle doğru olmadığı ortaya çıkması halinde biz o habere yalan haber diyor ve raporlama yapıyoruz. Örneğin  ‘’Emre Hürriyet’e İçini Dökmemiş” http://www.medyatekzip.com/news_detail.php?id=537   haberinde de görüleceği gibi Fenerbahçeli futbolcu Emre Belözoğlu’nun Hürriyet gazetesinde bir demeci yayınlanmış fakat Belözoğlu gazeteye böyle bir demeç vermediğini açıklamıştır.

Böyle durumlarda haberi yapan muhabir ses kaydını yayınlamıyor  veya farklı şahitlerle bu görüşmenin gerçekleştiğini ispat edemiyorsa biz bu haberi “yalan” olarak raporluyoruz….’’

Kıssadan Hisse: Gerek bize açıklama gönderen Doğan Medya Grubu, gerekse haklarında yalan-yanlış haber raporları bulunan diğer yayın grupları, sadece kendilerine resmi yollarla gelen -yayınlaması zorunlu- tekzipleri değil, yalan ve yanlış tüm haberlerini ciddiye alıp kendilerine biraz çeki düzen vermek zorundalar.

***

Meraklısına not: Gazetelerin hangi haberler konusunda tekzip edildiğini görmek isteyenlerwww.medyatekzip.com  adresindeki Kurum Tekzip Raporu  , Muhabir Tekzip Raporu  veYazar Tekzip Raporu bölümlerini inceleyebilirler. 

Önceki İçerikEn Yalancı Gazeteler
Sonraki İçerikO İnternet Sayfasının Bir Adı Var!
Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümü mezunu. Gazeteciliğe 1987 yılında Karacan yayınlarında stajyer muhabir olarak başladı. İlk haber ve söyleşileri, Kadın, Sanat Olayı, Kapital gibi dergilerde yayımlandı. Hiçbir zaman kopamadığı çocukluk hayali olan gazeteciliğe, 90’lı yıllarda ikamet ettiği İsveç’te Türkçe ve İsveççe haber-söyleşi ve köşe yazılarıyla devam etti. 1998 yılında, bir yandan İsveç'teki Türkçe konuşan göçmenlere yönelik haber-söyleşi dergisi Prizma'yı çıkarırken bir yandan da Dördüncü Kuvvet Medya sitesinde İsveç ve Türkiye gündemi ile ilgili yazılar yazmaya başladı. Prizma dergisi, 2000 yılında, Mısır, İran ve Suriyeli gazetecilerle yaptığı işbirliği sonucu Türkçe-Arapça ve Farsça olmak üzere üç dilde çıkmaya başladı. İlk kitabı, Dorothe Simon ile birlikte yazdığı “Lagom Svenskt” 2000 yılında İsveç’te; ikinci kitabı “Kır Zincirlerini Mavi Marmara” ise 2011 yılında Türkiye’de yayımlandı. Şu sıralar, elindeki yarım kitap projelerini bitirme ve eski çalışmalarını dijital ortama taşıma telaşında.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz